Ekonomist Erdal Güryay: Türkiye’de ekonomi politikası değişmezse krizin dibi görülecek

Ekonomist Erdal Güryay: Türkiye’de ekonomi politikası değişmezse krizin dibi görülecek

Ekonomist Erdal Güryay: Türkiye’de ekonomi politikası değişmezse krizin dibi görülecek

✏️–Kıbrıs Postası —✏️

Türkiye’de Recep Tayyip Erdoğan’ın yeniden Cumhurbaşkanı seçilmesi sonrası ekonomistler, Türkiye ekonomisinin geleceği ile ilgili çeşitli tahminlerde bulundu. Uzmanlar, ekonomide yön değişikliğine gidilmesi gerektiğini ve dünya ekonomisinin de takibinin önemli olduğu görüşünde birleşti. Ekonomist Erdal Güryay, “Türkiye’de ekonomi politikası değişmezse krizin dibi görülecek” dedi.

Ekonomist Erdal Güryay: Türkiye’de ekonomi politikası değişmezse krizin dibi görülecek

Türkiye’deki seçim sonuçlarının ardından Ekonomist Erdal Güryay ve Ekonomist Yrd. Doç. Dr. Şükrü Umarbeyli, Türk ekonomisinin geleceğine dair Kıbrıs Postası’na özel açıklamalarda bulundu.

Ekonomist Erdal Güryay, Türkiye Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın geleneksel politikalardan vazgeçmesi gerektiğini belirterek, Türkiye’nin şu anki ekonomik durumundan çıkabilmesi için en az 3-4 yıla ihtiyaç duyacağını ifade etti. Güryay, geleneksel politikalara devam edilmesi durumunda ise “Enflasyon yükselecek ve Türkiye krizin dibini görecek” dedi. Ekonomist Yrd. Doç. Dr. Şükrü Umarbeyli, “Ekonomi merak edilen bir süreç ama esas süreçlere bakarken hep kendimize yoğunlaştık, dünyayı unuttuk. Küresel oyuncuların ne yaptığına bakmadan kendimize aynada baksak da aslında bir şey fark etmeyecektir” ifadelerini kullandı. Umarbeyli, Türkiye’nin dış ticaret ve cari açığının rekor seviyede devam ettiğine işaret ederek, “Türkiye ekonomisi yanında, kendi iç dinamikleri dışında jeopolitik riskleri de taşıyor ve bundan dolayı her an farklı bir sürece girebiliriz” dedi.

TÜRKİYE EKONOMİSİ… “TÜRKİYE BERBAT DURUMDA”

Ekonomist Erdal Güryay, Türkiye’de 5 yıllık mevcut görevini sürdürecek olan Recep Tayyip Erdoğan’ın seçim sürecinde ve sonrasında yaptığı açıklamalarla “Türkiye Ekonomi Modeli”nden vazgeçmeyeceği yönünde izlenim yarattığını ifade etti. 2 yıldır uygulanan ancak istenilen sonuçları vermeyen ekonomi modeline devam edilmesi halinde, Türkiye ekonomisinin daha da kötüye gideceğini vurgulayan Ekonomist Erdal Güryay, ekonomi politikasının değişmesi gerektiğini belirterek, “Türkiye şu an berbat durumda ve bu durumdan çıkabilmesi için minimum 3-4 yıla ihtiyaç var. Türkiye’yi yeniden gelişen ve büyüyen ülke halinde getirmek zaman alacak” dedi.

TÜRKİYE’DE YENİ KABİNE 3 HAZİRAN’DA AÇIKLANACAK… “KABİNEDEKİ İSİMLER, ERDOĞAN’IN FARKLI POLİTİKALAR İZLEMESİ İÇİN İKNA EDEBİLİR”

Türkiye Büyük Millet Meclisi’nde (TBMM) 3 Haziran 2023 Cumartesi günü saat 22.00’da yeni kabinenin açıklanması bekleniyor… Erdoğan’ın yeni kuracağı kabinede önemli isimlerin yer alacağı yönündeki açıklamalar ile ilgili konuşan Erdal Güryay, “Kabinedeki isimler, Erdoğan’ın farklı politikalar izlemesi için ikna edebilir” diye konuştu.

“TÜRKİYE AYNI EKONOMİ MODELİ İLE KRİZİN DİBİNİ GÖRECEK”

“Türkiye Ekonomi Modeli”ne devam edilmesi halinde, Türk Lirası’nın (TL) daha da değer kaybedeceğine değinen Erdal Güryay, “Enflasyon yükselecek ve Türkiye krizin dibini görecek” açıklamasında bulundu.

Türkiye’de politika değişikliğine gidilme olasılığını değerlendiren Erdal Güryay, ilk değişimin Türkiye Merkez Bankası’nda (TCMB) yaşanabileceğini açıklayarak, “Merkez Bankası bağımsız değil, talimat alarak karar üretiyor. Merkez Bankası’na bağımsızlığını verebilir ve bankanın tek hedefi olan enflasyonu sabit tutar” dedi.

Erdal Güryay son olarak ise, Türkiye’nin birçok alanda yeniden yapılanmaya gitmesi gerektiğini kaydetti; “hukuk, özgürlük ve eğitim alanlarında kötü konumda” ifadelerine yer verdi.

“KÜRESEL OYUNCULARIN NE YAPTIĞINA BAKMADAN KENDİMİZE AYNADA BAKSAK DA BİR ŞEY FARK ETMEYECEK”

Seçim sonrası ekonomide neler yaşanacağının herkes tarafından merek edildiğini kaydeden Ekonomist Yrd. Doç. Dr. Şükrü Umarbeyli, “Ekonomi merak edilen bir süreç ama esas süreçlere bakarken hep kendimize yoğunlaştık dünyayı unuttuk. Küresel oyuncuların ne yaptığına bakmadan kendimize aynada baksak da aslında bir şey fark etmeyecektir” ifadelerini kullandı.

“FAKİRLEŞME DAHA HIZLI YAŞANACAK”

Şu an kısa, orta ve uzun vadede ekonomiye bakılması gerektiğini söyleyen Ekonomist Yrd. Doç. Dr. Şükrü Umarbeyli, birçok kişinin emekli olduğunu ve paralarının yavaş yavaş eridiğini vurgulayarak, eski ekonomilerin kalmadığını ve fakirleşmenin daha hızlı yaşanacağını belirtti; “emekli olsanız bir arabanın dört tekerini alamaz durumdasınız” dedi. Doç. Dr. Şükrü Umarbeyli, paraların döviz, altın, repo/tahvil ve sınırlı seviyelerde olan dijital paralar ile değerlendirmenin ve bir sepet oluşturmanın en mantıklısı olduğunu kaydetti.

Doç. Dr. Şükrü Umarbeyli, Temmuz 1944’te ABD’nin New Hampshire eyaletinin küçük bir beldesi olan Bretton Woods’da toplanan Birleşmiş Milletler para ve finans konferansında imzalanan “Uluslararası Para Anlaşması” sonrasında altın karşılığı para basma serüveninin sona erdiğini ve karşılıksız para basma süreçlerinin ortaya çıktığını vurguladı.

“ALTIN KARŞILIĞI PARA BASMAYA DEVAM ETSEYDİK O ZAMAN HERKES DAHA TEMKİNLİ VE KONTROLLÜ GİDECEKTİ”

Ekonomik bunalımın yaşandığı 2008 krizi ve Koronavirüs pandemisinin başladığı Aralık 2019 yıllarını kapsayan süre zarfında, sınırsız para basma sürecinin yaşandığını söyleyen Dr. Şükrü Umarbeyli, sınırsız para basmanın çözüm olmadığına dikkat çekerek, “Altın karşılığı para basmaya devam etseydik o zaman herkes daha temkinli ve kontrollü gidecekti” diye konuştu.

“HER KRİZ DÖNEMLERİNDE PARA BASILIYOR”

Dünya ve içinden geçtiğimiz süreçlerden örnekler veren Dr. Şükrü Umarbeyli, yaşanan her kriz dönemlerinde, maaş artışlarında, zamlar ve ek ödenekler için sürekli para basıldığını söyleyerek, “Önemli olan siyasi otoriteler bu reel sektörü batırmasın; yoksa her şey yolundan çıkar ve yaşanamaz bir ülkeye ‘merhaba’ dersiniz ve siyasal çalkantılar ortaya çıkar” açıklamasında bulundu.

ABD’NİN TEMERRÜDE DÜŞME ENDİŞESİ… “TEHLİKE ÇANLARI ÇALIYOR”

ABD’yi sarsan borç krizinin ülkeyi resesyona sürüklemesi durumunda olabilecekler piyasalar tarafından yakından takip edilirken, ABD hükümeti temerrüde düşerse ve kriz hızla çözülmezse, başta hisse senedi piyasası ve istihdam olmak üzere ekonominin zarar görmeyen hiçbir noktasının kalmayacağı belirtiliyor. ABD’nin temerrüde düşme endişesi ile ilgili de konuşan Dr. Şükrü Umarbeyli, Amerika’da bankacılık krizinin sonbahara doğru daha da artacağının altını çizdi; “şu an için tehlike çanları çalıyor henüz susmadı. Sakın sustu sanmayın. ABD’de temerrüt riski artıyor” değerlendirmesinde bulundu.

Uluslararası kredi derecelendirme kuruluşu Fitch Ratings, borç limiti açmazı nedeniyle ABD’nin “AAA” olan kredi notunu negatif izlemeye almasının ardından Uluslararası Para Fonu (IMF) Başkanı Kristalina Georgieva’nın, ABD’de enflasyonun yüzde 2 hedefine düşürülmesi için uzun süreli sıkı para politikasının gerekeceğini belirttiğini ve faiz oranlarının daha uzun bir süre yüksek olması gerekeceğini yönündeki açıklamasını hatırlatan Şükrü Umarbeyli, dünya genelinde resesyon endişelerinin tekrar gündeme gelmesiyle büyük korku yaşandığını belirterek, “2023 yılı tehlikeli toparlanma süreçlerinin ardından ancak 2024 yılı 2. çeyreğine doğru, eğer yeni bir sürpriz ortaya çıkmaz ise nefes almak mümkün olacaktır” dedi.

“PARA GENİŞLEDİKÇE EKONOMİ BOZULUR VE ENFLASYON ARTIŞI ORTAYA ÇIKAR”

Merkez bankalarının 2024 yılında çok yüksek derecede para basmak zorunda kalacağının altını çizen Umarbeyli, paraların bollaşması ile para arzının artacağına vurgu yaptı. Umarbeyli, ilerleyen zamanlarda daha sınırlı para basılması gerektiğine dikkat çekerek, “Para genişledikçe ekonomi bozulur ve enflasyon artışı ortaya çıkar” diye konuştu.

“SINIRSIZ PARA ÜRETİMİNE DEVAM EDİLDİKÇE SORUNLAR BİTMEYECEK”

Umarbeyli, doğru politikaların uygulanması ile 2024 yılı ortalarında her şeyin yavaş yavaş kontrol altına alınabileceğini kaydetti. “Tüm dünya sınırsız para üretimine devam ettikçe sorunlar bitmeyecek” diyen Umarbeyli, böylece doların yukarı yönlü seyretmeye devam edeceğini vurguladı.

Türkiye’nin dış ticaret ve cari açığının rekor seviyede devam ettiğini söyleyen Umarbeyli, “Depremin getirdiği 100 milyar dolar kayıplar var; yeni yatırımlar devam ediyor. Zorlu bir gider süreci var. Dövizde maalesef yukarı yönlü baskılar devam edecektir. Her şey üst üste geldi. Maaş artışları ve sürekli para basmalar sürüyor. Türkiye ekonomisi yanında kendi iç dinamikleri dışında jeopolitik riskleri de taşıyor ve bundan dolayı her an farklı bir sürece girebiliriz” dedi.

 

Haber Kıbrıs

Buradan Haber Kaynağına Ulaşabilirsiniz

 

 

[slide-anything id=’39937′]

Cevap Yaz